Câna bastım gonce veş peykânını ey tâze gül
Dözmek için hecrine düzdüm demirden bir gönül
Veh ne sâhirsin ki oddan su çıkardın sudan od
Terletip ruhsârını gül gül kılanda tâb-i mül
Yandırıp eczâ-yi terkîbim külüm versen yele
Yok yolundan dönmeğim varım senindir cüz’ü kül
Merdüm-i çeşmim yığar nâveklerin mümkin sanar
Ol ağaçlar birle tutmak eşk deryâsına pül
Ey gönül levh-i emel nakş-i bakâdan sâdedir
Fâni etme ömrün ol sevdâda kim bâki değil
Sûret-ârâ olma tahsil-i kemâl-i ma’ni et
Kim behâyim nev’in etmez âdemî zer-beft cül
N’ola dersem kadr ile efzun Mesihâ’dan seni
Yer ve gök mizân olup fark olmuş ağırdan yünül
Âteş-i dil öyle sûzandır ki basmaz hiç kim
Rahm edip nâveklerinden özge zahmım üzre kül
Hâsılın evvel gâm-i cânândır âhir terk-i cân
Bu imiş kısmet Fuzûlî hâh ağla hâh gül
Câna bastım gonce veş peykânını ey tâze gül
- Gazel No: 178
- Aruz Vezni: Fâilâtün fâilâtün fâilâtün fâilün
- Açıklama:
Açıklamayı görmek için Giriş yapmalısınız.